Yrd. Doç. Dr. Ebru ERBAŞ GÜRLER
İTÜ Mimarlık Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü Öğretim Üyesi
Araştırma Görevlisi Başak ÖZER
İTÜ Mimarlık Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü Öğretim Üyesi
Kentsel kamusal peyzajlar, toplum bireyleriyle çift taraflı etkileşim içerisindedir: bireyler bir taraftan peyzajları biçimlendirirken, bir taraftan da “an”daki biçim, bireylerle iletişim kurar. Toplumsal olan bu etkileşim, içerisinde birçok anıyı da barındırır. Anılar, geçmişte yaşanmış olayların, belli temsiller yoluyla zihnimize çağrılmasıyla oluşur (Huyssen, 1999).
Toplumlar, kültürel değerlerini, yaşadıkları sosyal olaylarını, özellikle de travma yaratabilecek acılarını kimi zaman fiziksel olarak temsil etmek istemektedir. Anma mekânları olarak ifade edebileceğimiz bu temsil yoluyla geçmişin, geleceğe aktarılması hedeflenir. Anma mekânları bu aktarım esnasında bazı değerleri, hisleri ve çağrışımları da sunar. Aslında bu bir hatırla(t)ma deneyimidir.
Geleneksel anma mekânı anlayışında hatırlatma, anıtlar üzerinden oluşturulmuştur. Anıtlar, bir toplumun neyi nasıl hatırlayacağını belirleyen (Foucault, 1984; Yılmaz, 2011), kalıcı resmi bellek yaratmak için kullanılmış mekanizmalardır. Öyleyse; kentsel peyzajların bireylerle, devamlı ve “an”da gizli olan etkileşimini güçlendirmek için, geleneksel anıt anlayışından uzaklaşıp, değişken ve her seferinde farklı temsiller yoluyla zihinde yeniden oluşan bir hatırlama deneyimi ve kolektif bellek tanımı üzerinden yola çıkmak; günümüz anıtlaştırma pratiklerini ve anma mekânlarını yorumlamak daha yerinde olacaktır. Böylelikle Casey (2000)’in, geçmişin yorumlanarak yeni bir deneyime dönüşüm süreci olarak tarif ettiği hatırlama, fiziksel olarak da gerçekleşebilecektir.
Karşı-Anıtlaştırma Pratikleri
Geleneksel anıtlaştırma anlayışı, gerek fiziki biçimleniş açısından gerekse aktarılan değerlerin içeriği ve yarattığı çağrışımlar anlamında 1980’lerin sonu itibariyle değişim göstermiştir. Zaferi öven ve ölümü yücelten anlayış yerini, J.E. Young’ın1992’de adını koyduğu “karşı-anıtlaştırma” anlayışına bırakmıştır. Geleneksel anlayışın en yaygın fiziksel temsili, A. Riegl’in (1998) “insani eylemleri ve ya da olayları gelecek nesillerin aklında canlı tutmak için dikilmiş insan yaratısı” olarak tanımladığı “anıt”lardır. Tanımdaki betimlemeden de anlaşılacağı üzere, devasa ölçeğe sahip, kahramancı, figüratif, sembol niteliğinde bu yapılar zamanla görünmez hale gelerek anlamlarını yitirirken yerini, savaşı yeren, fiziksel olarak daha mekânsal, yaygın ya da parçalı ve insan ölçeğine daha yakın anma mekânlarına ya da anımsama örneklerine bırakmıştır
Bu yeni anlayışla birlikte, anma mekânlarının yeniden tarif edilmesinin yanı sıra, anma yollarının da nasıl olması gerektiği tartışmaya açılmıştır. Anıtlar, anmanın sadece belirli zamanlarda yapılan ya da belli rutinlere bağlı kalara yapılan bir olgu olduğunun düşünülmesine yol açmaktadır. Oysa günümüzde anma yolu ve anma mekânı eşit düzeyde birbirini biçimlendirmekte ve anmalar, görkemli bir plastik obje tasarımının etrafında konumlanan rutin tören düzeninden çıkarak, bir hatırla(t)ma deneyimine dönüşmektedir. Bu bağlamda karşı-anıtlaştırma pratiklerini, geleneksel olandan ayıran bir diğer önemli özelliğinin sundukları deneyim ve bu deneyim üzerinden ziyaretçinin zihninde oluşan öznel tahayyüllere olanak tanıması olduğu söylenebilir.
Altı çizilmesi gereken bir diğer konu ise anma mekânlarının günümüzdeki konumlanma biçimleri ve ziyaretçi ile ilişki kurmaya olanak tanıyan mekânsal tasarım kurgularıdır. Ulaşılabilir olma durumu, deneyim sunmayı ve sunulan deneyimin daha fazla ziyaretçiye ulaşarak çoğalmasını sağlamaktadır. Bu nedenle, karşı-anıtlaştırma yaklaşımı ile şekillenen günümüz anma mekânları çoğunlukla, kent insanı ile her gün temas halinde olabilecek şekilde konumlandırılmaktadır. Bu da anmanın kent içerisinde farklı kamusal açık alan tipolojileri üzerinden yayılması anlamına gelmektedir. Bu çalışma kapsamında da bu tipolojilerden biri olan anı parklarını ele alınmaktadır.
Anı Parkları: Gündelik Etkileşimsel Anı Peyzajları
Hatırla(t)manın kamusal açık alan sisteminin önemli bileşenlerinden olan parkların içerisine sızması, anıların sadece belli günlerde ziyaret edilen mekânlarda kapana kısılıp kalmasına engel olur. Park kullanıcılarının gündelik yaşantısı içerisinde aniden karşılaştığı bu anımsatmalar, kolektif hafızayı tazeler ve toplumsal birlikteliği güçlendirir (Gürler ve Özer, 2013). Anılarla zoraki ve didaktik bir ilişki kurmak yerine, etkileşim içerisinde olmayı sağlar.
Bu bakış açısıyla anı parklarını geçmişte yaşanmış olaylar ile bellek ve insan arasında aracılık yapan “gündelik etkileşimsel kamusal anı peyzajları” olarak tanımlamak yanlış olmayacaktır. Buradaki etkileşim, sunulan deneyim yolu ile sağlanır. Tasarımcının ziyaretçiye vermeyi arzuladığı his, mekânın kurgusunu etkiler.
Anı parklarında mekânsal kurguyu belirleyen bir diğer durum da farklı kullanımlarla da bütünleşik olabilme durumudur. Bu yaklaşım, parkın yaşanan bir mekân olarak aktif kent hayatı içerisinde var olmasını sağlar.
Çalışma kapsamında incelenen örnekler sonucunda anı parkları, 3 farklı tipolojik gruba ayrılmış ve her 3 tipolojiden seçilen örnekler anıtlaştırma anlayışı, sunulan deneyim ve mekânsal kurgu bağlamında Tablo 1’de irdelenmiştir.
1/Park ve Anıt Biraradalığı: İçerisinde geleneksel anıt bulunduran ve anıta odaklanan mekân kurgusu ile tasarlanmış anı parklarıdır.
2/Anı Parkı: Parkın bütünüyle hem bir anma mekânı hem de park olarak hizmet verdiği örneklerdir.
3/Anmanın Parkın İçerisinde Fonksiyonel Bir Peyzaj Unsuru Olarak Yer Alması: Bu durum hem anı parkı olmayan mevcut bir kent parkının içerisinde hem de anı parkı olarak tasarlanan bir parkta, anma unsurunun başka bir fonksiyonla bütünleşik olarak yerleştirilmesi durumudur.
Tablo 1. Anı Parkı Tipolojileri
Proje Künyesi | Tipoloji | Anıtlaştırma
Anlayışı |
Sunulan Deneyim | Proje Görselleri | Mekânsal Kurgu |
Hiroshima Peace Park Memorial
Tasarımcı: KenzoTange Yıl:1954 Yer:Japonya |
Park + Anıt | Geleneksel anıtlaştırmanın temel yaklaşım olduğu ancak anmanın kent parkı içerisine alındığı ilk örneklerden
|
Patlamada hasar gören binanın olduğu gibi tutularak parktaki anıtın ortasından ziyaretçiye barış dolu mesajlar aracılığıyla tekrar sunulması | Url3 | -Anıtı ön plana çıkartan simetrik tasarım
-Kent merkezine konumlanma ve gündelik hayatla iç içe olma -Ziyaretçi ile direkt ilişki zayıf, görsel ilişki yüksek -Soyut heykel kullanımı |
Vietnam Veterans Memorial
Tasarımcı: Maya Lin Yıl:1982 Yer: Amerika Birleşik Devletleri |
Anı Parkı | Karşı-anıtlaştırmaya geçiş dönemi | İzleyici ile anıtın kurduğu ilişkinin değişmesi ve interaktif hale gelerek anılarla baş başa kalma deneyimi | Url 4 | -Düşeyde yükselme yerine yatayda hareket
-Kot farkının anı duvarı olarak kullanımı -Ziyaretçi ile direkt temas -Heykellerin, anıtların kullanılmaması |
General Maister Park
Tasarımcı: Bruto Landscape Architecture Yıl:2007 Yer: Slovenya |
Anı Parkı | Karşı-anıtlaştırma | Nehir peyzajı ile bütünleşik soyutlamalar ile ziyaretçiyi özgür düşüncelerle ve anılarla baş başa bırakma | Url5 | -Olay anının soyutlanarak 3 boyutlu bir biçimde park tasarımında kullanılması
-Nehir kenarı peyzajına entegrasyon -Çağdaş sanat öğesi kullanımı |
Garden of Remembrance
Tasarımcı: Scape Landschaftsarchitekten Yıl:2013 Yer: Almanya |
Anı Parkı | Karşı-anıtlaştırma | Park kullanıcısına gündelik bir hatırlama deneyimi sunmak ve anıları taze tutmak | Url6 | -Yanan bir sinagogun yerine park yaparak yeniden işlev kazandırma
-Gündelik hayatın bir parçası olma -Ziyaretçi ile iletişim ve etkileşim -Mütevazi ve parka entegre anımsatma unsurları |
Pukeahu National War Memorial Park
Tasarımcı: Wraight Athfield Landscape+ Architecture Yıl:2015 Yer: Yeni Zelanda |
Anı Parkı | Karşı-anıtlaştırma | Tasarımda soyutlamalar yolu ile geçmiş ile gelecek arasındaki bağı hissettirmek ve gelecek için umut beslemek | Url7 | -Farklı kent bileşenlerini anma mekânı kapsamında bütünleştirerek kente kazandırma
-Topoğrafya ve zamanın hatırlama deneyimine yardımcı bir araç olarak kullanımı -Çağdaş sanat öğesi kullanımı |
Diana Fountain
Tasarımcı: Gustafson Porter + Bowman Yıl:2004 Yer: İngiltere |
Anmanın Parktaki bir Fonksiyonla Bütünleşmesi | Karşı-anıtlaştırma | Dairemsi form ile yaşam döngüsünün ve anılan kişinin ölümsüzlüğünün, suyun akışkan ve durgun halleri ile de yaşam ve ölümün zıtlığının vurgulanarak etkileşimsel olarak deneyimlenmesinin sağlanması | Url8 | -Anmanın mevcut bir parkın içine su öğesi olarak yerleşmesi
-Su öğesinin formu ve dokusu ile soyutlama yapılarak olayın anımsatılması -Ziyaretçi ile güçlü temas -Su öğesinin kendisinin etkileşimsel bir anma unsuru haline gelmesi |
NES Memorial
Tasarımcı: Aspect Studios Yıl:2004 Yer: Avusturalya |
Anmanın Parktaki bir Fonksiyonla Bütünleşmesi | Karşı-anıtlaştırma | Ziyaretçide güçlü bir yardımlaşma ve paylaşma hissi uyandırmak ve acil servisin güvenilir olma hissini duvarın içbükey sarmalayıcı formu üzerinden hissettirmek | Url9 | -Anmanın mevcut bir parkın içine duvar ve oturma birimi olarak yerleşmesi
-Gündelik hayata entegrasyon – Heykellerin, anıtların kullanılmaması, -Duvar üzerine baskı ve yazı bulunması |
Remembrance Place in Glacis Park
Tasarımcı: Atelier 2/3/4 Yıl:2013 Yer: Fransa |
Anmanın Parktaki bir Fonksiyonla Bütünleşmesi | Karşı-anıtlaştırma | Temsil edilen olay ve yeri çağrıştıran soyutlanmış elemanlar yolu ile içsel bir yolculuk sunma | Url10 | -Duvarın kendisinin etkileşimsel bir anma unsuru haline gelmesi
-Askeri düzeni ve eski surların yerini çağrıştıran duvar tasarımı ve yerleşimi – Heykellerin, anıtların kullanılmaması -Gündelik hayata entegrasyon
|
Tartışma ve Sonuç
Kolektif hafızayı geçmişten günümüze, günümüzden de geleceğe aktarma yollarından olan anı parklarının, karşı-anıtlaştırma anlayışının etkisi altında gösterdiği değişim Tablo 1’de açıkça görülmektedir. Anıtlaştırma pratiklerindeki değişimin kıtalar bazında bile etki gösterdiği ve bu etkinin mekân kurgusuna yansıdığı da açıktır. Günümüz anı parkları her şeyden önce hatırla(t)mayı gündelik bir deneyim alanı olarak sunan etkileşimsel peyzajlar haline gelmiştir. Böylelikle günlük yaşam biçimimizi etkileyerek toplumsal bilgi aktarımlarımızı arttırmaktadır.
Bu yaklaşım, sadece anı parkının ya da mekânının bulunduğu kentin yaşayanlarına değil, o yeri geçici bir süre için deneyimleyenlere de geçmişi ve bugünü kıyaslama şansı verir. Acı bile olsa geçmişte yaşananlardan pay çıkartmak, bu anlamda farkındalığın artmasına yardımcı olur ve benzer olayların yaşanmaması için toplumsal refleks gelişimini destekler. Kente bakış açımızı ve onu algılayış şeklimizi de değiştirir ve geliştirir. O kenti ilk defa deneyimleyen kişiler, bu şekilde o kentin ve kentlilerin anılarına ortak olur. Bu bağlamda anma parklarında verilmek istenen mesajın önemsizleştirilmemesi gerekmektedir. Sadece anma, hatırlama işlevlerine değil, farklı pek çok kullanıma hizmet edebilir olması da bu mekânların hayatımızın bir parçası olmasını kolaylaştırır (Gürler ve Özer, 2013).
Bu kamusal peyzaj alanlarının tasarımında da belli normlar ya da kriterler aramak ya da oluşturmak yerine, verilmek istenen duygunun ön plana çıkarılması, ziyaretçiyi buraya çekmek adına daha etkileyici sonuçlar doğurmaktadır. Özellikle de anma ile birlikte farklı kullanımları bir arada barındırabilen tipolojidekiler hem ziyaretçi ile yakından ilişki kurabilen hem de anma günleri ya da ritüelleri dışında da yaşayan mekânlar olma şansını yakalayabilen yerler haline gelirler. Böylelikle geleneksel anıtlar gibi zamanla anlamını yitiren ve görünmez hale gelmekten kurtulabilirler.
Toplumsal etkileşimin kamusal alanlardaki yansıması olan anma mekânlarının tasarım süreci,toplumsal katılımcılıkla bütünleşik yürütülmelidir. Kamusal alan tasarımında ve planlanmasında rol alan tasarım disiplinleri, toplumun sosyolojik ve psikolojik yapısını etkileme ve kültürel değerleri yaşatma, değiştirme ve hatta yok etme gücüne sahiptirler. Bu nedenle tasarımcıların bu gücün farkında olarak kullanıcı ve toplum odaklı bir anlayışla ve hatta mümkün olduğunca politik ve ideolojik manipülasyonların karşısında durarak bu meseleyi ele almaları yerinde olacaktır. Çünkü söz konusu olan ister çoğunluk olsun ister azınlık, anıların gelecek nesillere örnek olacak ve iz bırakacak şekilde iletilmesidir (Gürler ve Özer, 2013).
Kaynaklar
Casey ,E., (2000). Remembering: A Phenomenological Study, Bloomington: Idiana University Press.
Foucault, M., (1984). Nietzsche, Genealogy, History, Paul Rabinow (edt.), The Foucault Reader, sy. 76-100, Pantheon Book, New York.
Gürler, E. E., ve Özer, B. (2013). The Effects of Public Memorials on Social Memory and Urban Identity. Procedia-Social and Behavioral Sciences, 82, 858-863. doi:10.1016/j.sbspro.2013.06.361
Huyssen, A., (1999). Alacakaranlık Anıları: Bellek Yitimi Kültüründe Zamanı Belirlemek, Nurdan Gürbile (yayına hzr), Metis Yayınları, İstanbul.
Riegl, A., (1998). The Modern Cult of Monuments: Its Character and Its Origin, K. Michael Hays (yayına hzr.), Oppositions Reader: Selected Essays, Princeton Architectural Press, New York.
Yılmaz, A., (2011). Bellek Topoğrafyasında Özgürlük, Nasıl Hatırlıyoruz?, Leyla Neyzi (yayına hzr.), İş Bankası Kültür Yayınları, İstanbul.
Young, J.E., (1992). The Counter-Monument: Memory againist Itself in Germany Today, Critical Inquiry, Kış, sy. 267-296.
Url 1http://www.pwpla.com/8700
Url 2http://www.archdaily.com/272400/national-september-11-memorial-handel-architects-with-peter-walker
Url 3https://www.voanews.com/a/factbox-hiroshima-peace-memorial-park/3341803.html
Url 4http://aparthistory2015.blogspot.com.tr/2015/09/vietnam-veterans-memorial-by-maya-lin.html
Url 5http://www.landezine.com/index.php/2010/05/general-maister-memorial-park/
Url 6http://www.landezine.com/index.php/2016/02/garden-of-remembrance-by-scape-landschaftsarchitekten/
Url 7http://www.landezine.com/index.php/2016/09/pukeahu-national-war-memorial-park-by-wraight-athfield-landscape-architecture/
Url 8http://www.landezine.com/index.php/2014/11/diana-princess-of-wales-memorial-fountain-by-gustafson-porter-landscape-architecture/
Url 9http://www.landezine.com/index.php/2011/05/national-emergency-services-memorial-by-aspect-studios/
Url 10http://www.landezine.com/index.php/2014/06/remembrance-place-glacis-park-faubourg-234/