Bizi Takip Edin

Makaleler

Kesmeyin,NAKLEDİN…

08.09.2015

ERDEM SAKER

Erdem SAKER – Bursa Büyükşehir E. Başkanı, Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği Danışma Kurulu Üyesi

Kesmeyin, NAKLEDİN…

ZEYTİN ve ZEYTİNYAĞI, çocukluğumdan beri evimiz sofralarından hiç eksik olmayan, zevkle yenen gıdaları idi, bizim evde tüm yemekler,   pilav dahil, zeytinyağı ile pişerdi, halen de öyle pişiyor. ZEYTİN AĞACI da çocukluğumu süsleyen bir doğa parçasıydı, ilkokul öncesi çocukluğum Umurbey’de geçmişti, zeytinlikler köyümüzün adeta hazinesiydi.

Zeytin ağacı doğanın çok uzun ömürlü, ki Anadolu’da 2000 yaşını, Kuzey Kıbrıs’ta 1000 yaşını aşmış olanları var ve halen zeytin üretiyorlar, sağlam yapılı, göze batmayan görüntüsüyle sesi sedası çıkmayan mütevazi bir varlığı,  ama insan için, meyvesinden, yaprağına, çekirdeğine kadar çok önemli bir sağlıklı yaşam pınarı. Akdeniz ülkelerinin önde gelen bir tarım örtüsü, en zengini İspanya, ardından İtalya, Yunanistan ve Türkiye geliyor. Zeytin ağacını diktiğinizde veya yabani zeytini aşıladığınızda 20 yaşından itibaren verimli ürün vermeye başlıyor ve 35 ile 150 yaşları arasında olgunluk çağını yaşıyor ve dolu dolu zeytin üretiyor.

Türkiye olarak bir süre önce 6000 zeytin ağacı katliamını izledik, o gözleri yaşlı kadınlarımızı gördükçe bizim de içimiz yandı, hele o canavar makinaların devirdiği ağaçlar üzerindeki, tam toplanmaya hazır hale gelmiş zeytin danelerini, bir daha onlara sahip olamayacaklarını bilerek ve de ağlayarak toplamaya çalışan köylülerimizi izlemek çok acı idi…

Benim için bu acının bir başka yönü var, eğitim süreçlerinde zeytin yetiştirmeyi öğretenlerin ve öğrenenlerin çözüme yönelik hiç seslerinin çıkmaması bana ayrı bir acı veriyor, oysa çözüm var, aşağıda sizlere, birebir uygulama örneğini sunacağım çözüm, KESME/NAKLET ÇÖZÜMÜ! Nasıl mı, gelin izleyin;

Ben, halen arazisinin yarısı zeytinlik olan bir yerleşim projesi inşaatında çalışıyorum. Proje alanı 44dönüm, arazinin yarısı zeytinlik, kendisinden projenin yapımını istendiğimiz mimar proje alanını gördüğünde, projeyi bir şartla, zeytin ağaçlarının hiçbirinin yok edilmemesi şartıyla,  yapacağını söyledi, firmamız da yaptırdığı araştırma sonucu, zeytinleri nakledebileceğini öğrenerek bu sözü verdi. Ve inşaatın başlama safhasına gelindiğinde, benim daha önce beraber çalıştığım, bu konuda tecrübeli bir orman mühendisi nezaretinde zeytin ağaçlarının nakil işlemi başladı, önce ağaçlar budandı, ardından inşaat makinesi ile, kökleri gereği büyüklükte kesilerek bir depo alanına dikilerek korumaya alındı.

Evlerin bahçelerinin ve de sistemin ortak alanlarının düzenlenmesine yönelik peyzaj projesine göre, her evin bahçesine 3’er adet zeytin ağacı yerleştirildi, sosyal tesislerin terasına, yanlış okumadınız, diğer bir değimle bir apartmanın terasına ve de sitenin içinden dere akan rekreasyon alanına zeytin ağaçları nakledildi, inşaatı biten binaların bahçeleri şekillendikçe de nakledilmeye devam ediliyor. Geçen iki sene önce nakledilen ağaçlar bu sene zeytin üretti, geçen  toplandı ve tuzlandı, sofralarda yerlerini aldılar, inanıyorum ki bu zeytinlerin tadı bir başka olacak, içleri, karar verenlerin azmi, nakleden uzmanların bilgi ve maharetiyle dolu olacak…

Yazımın içinde bu anlattıklarımı fotoğraflarla da sizlere sunuyorum ve başka çözüm bulamayıp, ille de zeytinlik alanda proje uygulamak zorunda olan herkese, başta İstanbul-İzmir Otoyolu İnşaatı sorumlularına sesleniyorum;

Sadece zeytinlik alanlarda yaşayanların değil, ülkemizin tüm insanlarının ve gelecek nesillerimizin çok değerli gıda pınarını yok etmeyin,  insanlığın ve doğanın bu çok uzun ömürlü paha biçilmez değerdeki varlığına sahip çıkın…

İlgi duyan herkese, tecrübemizi aktarmaya hazırız…

 

        

Bu Haberi Paylaşın