Bizi Takip Edin

SKB Haberleri

Liege Konferansı’nda 2020 sağlık politikaları konuşuldu

21.06.2011

DSÖ tarafından 15-18 Haziran 2011 tarihleri arasında Belçika’nın Liege kentinde Sağlıklı Şehirler ve Ulusal Ağlara yönelik olarak düzenlenen konferansta “Avrupa 2020 Sağlık Politikaları” masaya yatırıldı.

Liege Konferansı; pek çok  Avrupa ülkesinden yüzlerce şehrin işbirliğiyle, “Herkes için Sağlık” prensibiyle, sürdürülebilir topluluklar yaratılmasını ve herkesin eşit yaşam koşullarına sahip olmasını hedefleyen “Sağlık 2020 politikası” için önemli bir başlangıç oldu.

Dünya Sağlık Örgütü’nün her yıl “Sağlıklı Şehirler ve Ulusal Ağlara” yönelik olarak gerçekleştirdiği yıllık çalışma toplantısı ve teknik konferans Belçika’nın Liege şehrinde yapıldı. 15-18 Haziran 2011 tarihlerinde gerçekleştirilen toplantıda “Avrupa 2020 Sağlık Politikası” masaya yatırıldı. 26 ulusal ağ ve 75 şehir delegasyonunun katıldığı toplantıda Türkiye’den 12 üye şehrin başkan ve başkan yardımcılarının yanı sıra 300’ün üzerinde katılımcı hazır bulundu. Toplantıda deneyim ve görüşlerini paylaşan belediyelerin yanı sıra DSÖ’nün 38 uzmanı da yer aldı. Üç gün süren toplantılarda Türkçe’nin de yer aldığı dört farklı dilde simultane tercüme hizmeti verilmesi dikkat çekti.

Üç gün sürmesi planlanan konferans DSÖ’nün Avrupa Bölgesi’ndeki üye devletlerinin sağlık bakanlarına yönelik Bakü’de gerçekleştirilecek bölge komitesi toplantısında sunulacak olan Avrupa’nın yeni sağlık politikası “Sağlık 2020” görüşmeleri sebebiyle dördüncü güne uzadı. Görüşmeler kapsamında DSÖ üyesi tüm belediyelerin “Sağlık 2020 Politikası” oluşturması yönünde karar alındı.

Konferansın açılış konuşmasını yapan  Liege Üniversitesi Rektörü Bernard Rentier, Liege şehrinde üniversite, Valilik ve Liege Belediyesi arasında kurulan işbirliğinin önemine vurgu yaptı.

21. yüzyılda yeni yönetim anlayışı

Cenevre (İsviçre) Uluslararası Araştırmalar Küresel Enstitüsünden Prof. Ilona Kikcbush tarafından gerçekleştirilen sunumda üyelere 21. yüzyılda sağlıkta yönetişim kavramı anlatıldı. 21. yüzyılda tüm dünyanın büyük bir değişim yaşadığını söyleyen Kickbush, tüm sektörleri kapsayan ve tüm aktörleri bir araya getiren yönetişim kavramının öneminin her geçen gün daha fazla arttığına vurgu yaptı. Kickbush, Ottowa Şartı’nın sağlığı geliştirme eylemindeki araçlarının; sağlıklı halk politikası oluşturma, destekleyici çevreler oluşturma, topluluk eylemlerinin güçlendirilmesi, kişisel yeteneklerin geliştirilmesi ve sağlık hizmetlerinin yeniden yönlendirilmesi olduğunu belirterek “Bu yüzden yeni tür liderlikler, yeni müdahale şekilleri ve yeni bir demokrasi şekli ortaya çıkıyor. Bu farklı yönetim kısa sürede tüm dünyada hakim olacaktır” dedi.

Ülkeler arasında eşitsizlik kalkmalı

Avrupa Komisyonu Sağlık ve Tüketiciler Genel Müdürlüğü’nü temsil eden komisyon üyesi Charles Price ise, Avrupa 2020 stratejileri kapsamında sağlık alanındaki eşitsizlikler ve kronik hastalıklar kapsamında yapılan çalışmalardan örnekler verdi. Ortalama yaşam ömrünün Avrupa’da artmakta olduğunu belirten Price; Almanya, Fransa ve Birleşik Krallıkta 2005 sonrasında doğan vatandaşların yüzde 50’sinin 100 yaşından fazla yaşayabileceğini buna karşın ülkeler arasında ciddi eşitsizlikler bulunduğunu söyledi. Bu farkların, yaşam beklentisinin en yüksek olduğu ülkelerle, en düşük olduğu ülkeler arasında 18 yıla kadar çıktığına vurgu yapan Price, “Yaşam beklentisinde en büyük belirleyici eğitim ve eğitimle belirlenen gelir seviyesidir. Fakirliğin kötü sağlığın sebebi olmaması gerekir. Bu yüzden yerel yönetimlerin sağlık alanındaki eşitsizlikleri azaltmada önemli bir rolü bulunuyor” diye konuştu.

Herkes için Sağlık

Daha sonra konuşan Avusturalya Deakin Üniversitesi’nden Profesör Evelyne de Leeuw da Ottowa Şartı’nın imzalanmasının üzerinden tam 25 yıl geçtiğini belirterek, “Leeuw Ottowa Şartı’nda bahsi geçen konu ve hedefler günümüzde de aynı geçerliliği koruyor. Tüm dünyada bu süre içerisinde büyük bir değişim yaşandı ve halen yaşanmakta. Şuan ülkelerin sahip olduğu teknolojik imkanlar yönetişimi kolaylaştırdığı gibi sektörler arası çalışma için de büyük bir fırsat oluşturmaktadır. “Herkes için Sağlık” stratejisinin daha fazla vurgulanması ve sürdürülebilir topluluklar yaratılması için el ele vermeliyiz” şeklinde konuştu.

Üyelerimiz çalışmalarını paylaştı

İlk günün son oturumunda Sağlıklı Kentler Birliği Üyesi Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık’ın da yer aldığı “Sağlık ve Esenlik için Bütüncül Toplum Yaklaşımı” başlığı altında bir oturum gerçekleştirildi. Oturum kapsamında Yalova Belediyesi Proje Koordinatörü Metin Beyazıt “Organik Ulaşım”, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden Gözde Erbay “Kardeş Aile Projesi”, Eskişehir Tepebaşı Belediyesi’nden Miray Korkmaz ise “Cinsiyet Eşitliği için İlk Sivil Protokol” konusunda DSÖ üye şehirleriyle çalışmalarını paylaştılar.

Sağlığın Sosyal Belirleyicileri: Şehirler Neler Yapabilir?

Toplantının ikinci günü “Avrupa’nın Yeni Sağlık Politikası: Sağlık 2020 için yerel yönetimlerle yapılacak ilk müzakereler” başlıklı oturumla başladı. Agis Tsouros’un başkanlık ettiği oturumda; yaptığı çalışmalar ve özellikle sağlığı etkileyen sosyal belirleyiciler hakkındaki araştırmalarıyla dünyanın her yerinden birçok kente önemli katkılar sağlayan Sör Prof. Dr. Michael Marmot, “Sağlık 2020 ve Sağlığın Sosyal Belirleyicileri” konusunda bilgiler aktardı.

Sör Marmot; giderek artan eşitsizliklerin azaltılması, adil bir toplum ve sağlıklı yaşam için 6 politik hedefin bulunması gerektiğini belirterek bunları şöyle sıraladı:

Her çocuğa hayata en iyi başlangıç imkanı sağlanması;

Tüm çocukların, gençlerin ve erişkinlerin yeteneklerinin en üst seviyeye çıkarmaları için fırsatlar sunulması ve yaşamlarının kontrollerini ellerinde tutmalarına imkan verilmesi;

Herkes için adil bir istihdam ve iyi çalışma koşullarının ve yüksek standartlarda bir yaşam imkanının sağlanması;

Sağlıklı ve sürdürülebilir mekan ve topluluklar oluşturulması ve geliştirilmesi;

Önleyici sağlık hizmetlerinin rolünün ve etkisinin arttırılması.

Michael Marmot konuşmasında, bütünlükçü bir yaklaşımla tüm kurumlarla işbirliği içerisinde çalışılması gerektiğinin de altını çizdi.

Yerel Yönetimler daha yetkin olmalı

Oturumun ardından konferans katılımcıları gruplara ayrıldı ve Sağlık 2020 Politikası hakkında önceden dağıtılmış olan dört soru üzerinde tartışmak üzere paralel oturumlarda buluştu. Paralel oturumlarda şehirlerin Sağlık 2020 Politikası’nın oluşturulmasında izlenecek yol ve yerel yönetimlerin katkıları konusunda bilgi alışverişinde bulunuldu. Oturumda konuşan Sağlıklı Kentler Birliği Müdürü Nalan Fidan, Türkiye Ulusal Ağı olan Sağlıklı Kentler Birliği’nin 41 üyesi bulunduğunu ve bunun ülke nüfusunun yüzde 50’sini temsil ettiğini belirterek, “Dünya Sağlık Örgütü ulusal ağların etkinleştirilmesine önem vermelidir. Tüm yerel yönetimlerin sağlık alanında alabilecekleri önemli roller var. Bu anlamda yerel yönetimlerin DSÖ’nün sağlık bakanlıkları nezdinde savunucusu olması ve yerel yönetimlerin bu politika kapsamında etkinliğinin sağlanması gerekir” dedi.

Sağlık için iş birliği

Konferans boyunca ele alınan tüm konular oturumlarda görevlendirilen raportörler tarafından raporlanarak taslak önerilerin oluşturulması için bir araya getirildi. Konferansın politikacılar oturumunda da değerlendirilen “Sağlık 2020” politikası ile ilgili bir bildiri hazırlanarak Sağlık Bakanlıkları’na sunma kararı da alındı. Belçika’nın Liege şehrinde gerçekleştirilen DSÖ Avrupa Sağlıklı Şehirler Ağı ve Ulusal Ağları Yıllık Çalışma ve Teknik Konferansı dört gün boyunca yapılan müzakere ve konferansın değerlendirilmesini içeren raportörlerin bilgilendirmesiyle son buldu.

Bu Haberi Paylaşın