Nilüfer Belediyesi ile Uludağ Üniversitesi iş birliğinde 13 yıldan buyana süren ‘Nilüfer Halk Sağlığı Eğitim Bölgesi Araştırması’nın sonuçları kitap haline getirildi.
Nilüfer Belediyesi ile Uludağ Üniversitesi arasında yapılan protokolle ‘Nilüfer’de Halk Sağlığı Eğitim Araştırma ve Uygulama Bölgesinde Yapılan Bilimsel Araştırmalar’ çalışmasında elde edilen veriler kitap haline getirildi. Türkiye’ye örnek olan bu çalışma kapsamında 25 bin kişiye ulaşıldı. 13 yıl süren araştırma sayesinde üniversite öğrencileri, sahaya inerek, halk sağlığı yönünde birçok çalışmaya imza attı. Bu yoğun çalışmaların toplandığı kitabın tanıtımı Uludağ Üniversitesi Rektörlük Salonu’nda düzenlenen programla tanıtıldı.
Uludağ Üniversitesi ile 2001 yılında çok güzel bir çalışmaya başladıklarını kaydeden Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, “Türkiye’de halk sağlığı modeli olmazsa olmaz iken 2008 yılında bu çalışmalarımızın önü çıkartılan yasayla kesildi. Eğer bu çalışma devam etseydi bugün 170 bin civarında insana ulaşacaktık. Ben sağlıkçı değilim ama hocalarımız sayesinde dış gözlemle birçok şeyi öğrenmiş oldum. Türkiye’nin sağlıkta geldiği noktayı gördüğümde halk sağlığı modelinin olmazsa olmaz model olduğu apaçık ortada. Çeşitli modeller deneniyor. Biz bu projeye alan daraltarak devam ettik ancak geliştiremedik. Şu anda 25 binlerde bir kesime hitap edebilecek alan kaldı. Bu ne derece doğrudur, tabi ki sizler daha iyi takdir edersiniz. Bu çalışma sayesinde birçok proje ortaya çıktı. Örneğin ilköğretimdeki çocuklara süt dağıtımı bu çalışmadan ortaya çıktı ve sonra Bakanlık tarafından ülke genelinde uygulandı. Çevre, gürültü, elektromanyetik alan kirliliği ölçümleri bu çalışmanın ürünü. Nilüfer Belediyesi bugün sağlık alanında örnek çalışmalara imza atıyorsa bu çalışma sayesindedir. Yasalar imkan verirse Halk Sağlığı modelini hemen aktif hale getireceğiz” dedi.
Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kamil Dilek ise, araştırma sayesinde 25 bin kişiye ulaştıklarını ifade ederek, “Bu araştırma ile 5-6 taş birden vurduk. Nilüfer bölgesinde çok kaliteli sağlık hizmeti verilmesini sağlıyoruz. Öğrencilerimiz için önemli olan 1. basamak tecrübe alanı oluşturuyoruz. Deneyim kazanmak adına öğrencilerimizi bu bölgeye yönlendiriyoruz. 300’ün üzerinde araştırmaya imza attık. Kent sorunlarını önemli bir bölümü masaya yatırılmış. Bu çıkan sonuçlar halka yarar olarak dönecek. Bu faaliyetler sayesinde kent insanın yaşam standartları yükselecek. Bu çalışma üniversite kent ve kamu bütünleşmesine en güzel örnek” diye konuştu.
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı Kayıhan Pala ve Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Güllülü de projenin önemine değinerek emeği geçen herkese teşekkür etti.
Kitabın Editörü olan Doç. Dr. Alparslan Türkkan ise kitap hakkında bilgi verirken bazı çarpıcı sonuçların da altını çizdi. Kitapta 17 tez, 16 makale ve 58 bildiri yer aldığını söyleyen Türkan, “2006 yılına kadar yapılan araştırmaların bazılarını paylaşmak istiyorum. Buna göre geçim sıkıntısı çekenlerin 4 kat daha fazla sağlık algısının düşük olduğunu tespit ettik. Nilüfer’de nüfusun yüzde 10 engelli var. Nilüfer’de bebek ölüm hızı Türkiye genelinden düşük. Bazı kuyu suyu analizleri yapıldı ve 332 örnek incelendi, yüzde 60’ından fazlası kirli çıktı. Akraba evliliği yapanların öğrenim seviyesi düşük. Ayrıca çarpıcı olan ise bu aileler, çocuklarının akraba evliliği yapmasını onaylıyor. Çocukların sağlığı açısından risk olmadığını düşünüyorlar. Okullarda sağlık taraması yapıldı. Temel sağlık sorunu diş çürükleriydi. 65 yaş üzeri insanlarda ölüm sebebinin büyük oranı kalp krizi. Nilüfer’de kadınlarda hipertasiyon oranı yüzde 42, erkeklerde ise bu oran yüzde 30. Nilüfer’de gürültü kirliliğinin temel sebebi ana arterlerden dolayı trafik olarak göze çarpıyor ” diye konuştu.