Özlem AKBUDAK
Danışman
Sağlık Bakanlığı Uluslararası Projeler Yönetim Koordinatörlüğü
İrem İÇİN
Danışman
Sağlık Bakanlığı Uluslararası Projeler Yönetim Koordinatörlüğü
11 Mart 2019[1] tarihinde ülkemizde görülen ilk vakadan itibaren salgın dönemindeki akıllı şehirlerin yönetiminde teknoloji tabanlı çözümlerin değerlendirilmesi gündemi önem kazandı. Küresel dünyanın beraberinde getirdiği şartlar da bizi geleneksel şehircilik uygulamalarından uzaklaşıp akıllı şehir kavramını hayatımıza dahil etmemiz için yönlendiriyor. Birleşmiş Milletler Ekonomik ve Sosyal İşler Dairesi (Department of Economic and Social Affairs) haberine göre dünya nüfusunun %55’inden fazlası şehirlerde yaşıyor ve bu oranın 2050’ye kadar %68’e çıkması bekleniyor.[2] Türkiye de ise bu oran %92,8 [3] ile ortalamanın çok üzerinde seyrediyor. Dünyaca ünlü metropolümüz İstanbul’un nüfusu ise 2019 sonu itibariyle 15,5 milyonu[4] aşmış durumda. Bu rakamlar bize şehircilik çalışmalarınızda adımlarımızı çok dikkatli ve sağlam atmamız gerektiğini gösteriyor.
Avrupa komisyonu akıllı şehir kavramını “Akıllı şehir, vatandaşlarının ve iş dünyasının yararına dijital ve telekomünikasyon teknolojilerinin kullanımıyla geleneksel ağların ve hizmetlerin daha verimli hale getirildiği bir yerdir.”[5] şeklinde tanımlıyor.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığının TÜBİTAK ile iş birliği içerisinde oluşturduğu Akıllı Şehirler Stratejisi ve Eylem Planı kapsamında Akıllı Şehir kavramı “Paydaşlar arası iş birliği ile hayata geçirilen, yeni teknolojileri ve yenilikçi yaklaşımları kullanan, veri ve uzmanlığa dayalı olarak gerekçelendirilen, gelecekteki problem ve ihtiyaçları öngörerek hayata değer katan çözümler üreten daha yaşanabilir ve sürdürülebilir şehirler”[6] olarak ifade ediliyor.
Akıllı Şehirler Stratejisi ve Eylem Planı’nda tanımlanan Akıllı Şehir Bileşenleri ise[7]: Akıllı Çevre, Akıllı Güvenlik, Akıllı İnsan, Akıllı Yapılar, Akıllı Ekonomi, Akıllı Mekân Yönetimi, Akıllı Sağlık, Akıllı Yönetişim, Bilgi Teknolojileri, Akıllı Ulaşım, Akıllı Enerji, İletişim Teknolojileri Bilgi Güvenliği, Akıllı Altyapı, Afet ve Acil Durum Yönetimi olarak listelenebilir.
Sağlık Bakanlığı olarak Akıllı Sağlık bileşenini salgın yönetimi özelinde geliştirirken vatandaşlarımızın bilgi güvenliği haklarını da gözetecek bir temas takip uygulaması olan Hayat Eve Sığar’ı geliştirdik.
Etkin salgın kontrolünün en önemi gereksinimlerinden biri Akıllı Şehirler Strateji ve Eylem Planı’nda da sıkça kullanılan bir kavram olan birlikte çalışabilirliktir. Salgını kontrol altına alabilmek için hükümet ve vatandaş bir bütün olarak hareket edebilmelidir. Bu bütünlüğü sağlamanın temel yapı taşlarından biri ise bilgiyi paylaşmaktır. Eğer biz vatandaşlarımızı salgının seyri ve mevcut durumu hakkında doğru bilgilendirebilirsek, vatandaşımız da durumun ciddiyetini kavrayarak alacağı kişisel önlemler ile devlete salgını kontrol altına alma konusunda destek olacaktır. Hayat Eve Sığar (HES) uygulamasının en temel özelliklerinden biri olan risk yoğunluğu haritası ile vatandaşımızın sağlık durumu ile ilgili doğru bilgiye ulaşmasına imkân tanıyoruz. Bu harita üzerinden vatandaşlarımız salgının yoğun olduğu bölgeleri gözlemleyebiliyor. Geliştirilen akıllı algoritmalar sayesinde, uygulamada yakınlarının onayları doğrultusunda ailelerini ya da yakınlarını listelerine ekleyebilen vatandaşlar, onların da riskli bölgelerden uzak durmalarını sağlayabiliyorlar.[8]
Aynı zamanda HES uygulaması ile kişi kendisinin gün içerisinde pozitif bir vaka ile temas edip etmediğini uygulama üzerinden görebilir. Bu özelliğin temel amacı kişinin gün içerisinde temas ettiği kişi sayısını görmesini sağlayarak farkındalığı arttırmaktır. Vatandaşlarımız bu özellik sayesinde pozitif olduğu bilinen kişilerle temasa geçip geçmediğini de görebilir. Eğer kişi pozitif bir vaka ile temas ettiğini bilirse kendi sağlığını daha yakından gözlemlemesi gerektiğinin farkına vararak belirtilere karşı daha dikkatli olabilir.
Salgın yönetimi kapsamında elimizi güçlendiren teknolojik altyapılı Akıllı Şehirlerimizin Akıllı Yapılarına destek niteliğindeki bir başka özellik ise Güvenli Alan’dır. Güvenli Alan özeliği sayesinde işyerleri, restoranlar, ulaşım araçları, taksiler, nikah/düğün gibi toplu etkinlikler, kurum ziyaretleri gibi tüm sosyal alanlarda vatandaşlarımız mekanların sağlık durumu bakımından analizini gerçekleştirebilir.[9] Kapalı mekânın sahibi uygulama üzerinden kare kod üretir, mekânın girişine yerleştir ve mekâna girecek kişilerden kare kodu okutmasını talep edebilir. Böylece kapalı mekanlarda salgının seyri, temas durumu takip edilebilir. Sağlık Bakanlığı pozitif olduğu tespit edilen bir kişi ile aynı kapalı mekânda bulunan kişilere ulaşabilir ve bu kişilere test yaptırmalarını önerebilir.
Vatandaşlarımız uygulama üzerinden maske ve mesafe gibi önlemleri ihlal eden vatandaşlar şikâyet edilebilir.[10] Fotoğraf çekerek ve konum paylaşarak salgın kapsamında belirlenen kurallara uymayan vatandaşlar bu özellik sayesinde kolayca otoritelere bildirilebilir. Uygulama üzerinden girilen tüm şikayetler İç İşleri Bakanlığının ilgili birimlerine anlık olarak iletilir. HES uygulamasının bu özelliği Akıllı Şehirler stratejisinde sıkça karşımıza çıkan birlikte çalışabilirlik kavramını da destekler niteliktedir.
2020 aralık ayı verilerine göre toplamda 45 milyonu aşan indirilme sayısı ile HES uygulaması ülkemizde aktif olarak kullanılıyor. HES aracılığı ile 98 milyona yakın HES kodu oluşturulmuş ve 1.8 milyarın üzerinde HES kodu uygulama üzerinden sorgulanmıştır. Uygulama üzerinden alınan 170 bin üzeri ihbar ile kuralara uymayan kişiler yetkililere bildirilerek, salgın yönetimine katkı sağlanmıştır.
Kontrollü sosyal hayat kavramı da salgın döneminde hayatımıza giren kavramlar arasında yerini aldı. İş, zorunlu ihtiyaçların karşılanması, hastane ziyareti, şehirler arası yolculuk gibi kaçınılmaz durumlarda toplum sağlığını korumak için kişilerin COVID-19 riski taşıyıp taşımadığını denetleyebilmek adına bir sorgulama mekanizmasına ihtiyaç duyuldu.
Hem vatandaşlarımızın sağlığına hem de kişisel verilerinin gizliliğine önem verecek bir çözüm olarak HES Kodu uygulaması başlatıldı.
T.C. Kimlik numarası yerine salgın döneminde sağlık risk durumunu takip etmeye yönelik yeni bir kod oluşturulmasının temel amacı kişisel verilerin üçüncü şahısların eline geçmesini engellemektir. Doğum ile birlikte verilen ve değiştirilemeyen T.C. Kimlik Numarası yerine, kişinin süreli veya süresiz seçeneklerle kendi ürettiği, istenildiğinde silinebilen kodlar tercih edildi.[11] Böylece, dijital çağda önem derecesi yüksek olan bilgi güvenliği bakımından güçlü bir uygulama örneği ilk defa ülkemizde gerçekleştirildi.
Zorunlu durumlarda seyahat etmesi, alışveriş merkezi, hastane gibi ortak kullanım alanlarını ziyaret etmesi gereken vatandaşların HES Kodu alarak, sorulduğu durumlarda HES kodunu yetkililere bildirmesi zorunlu hale getirildi. Aynı zamanda, HES kodu Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları ve Türkiye Cumhuriyeti yabancı kimliğine sahip kişiler için yurt içi uçuşlarda zorunlu hale getirilerek yoğun alanlarda salgın yayılımının izlenmesi amaçlanmıştır.[12]
Vatandaşlarımız dilerse HES uygulaması üzerinden dilerse e-Devlet kapısı üzerinden ihtiyaç duydukları süreyi kapsayacak şekilde HES Konu üreterek kontrollü sosyal hayatına devam edebilmektedir.
HES Temas Takip Uygulaması ve HES Kodu; salgın öncesi, salgın ve sağın sonrasına ilişkin bir veri tabanı oluşturulmasına yardımcı olarak salgına ilişkin uygulamaların geliştirilmesi, olası senaryoların oluşturulması, ülke politikalarının belirlenmesine ve geliştirilmesine yardımcı olan, vatandaşlarımızın doğru bilgiye ulaşmasını ve birey düzeyinde salgın ile mücadele edilmesine destek olan bütünleşmiş iki uygulamadır.
[1] Budak, F. ve Korkmaz, Ş. (2020). COVID-19 Pandemi Sürecine Yönelik Genel Bir Değerlendirme: Türkiye Örneği. Sosyal Araştırmalar ve Yönetim Dergisi, (1), 62-79.
[2] UN DESA | United Nations Department of Economic and Social Affairs. 2021. 68% Of The World Population Projected To Live In Urban Areas By 2050, Says UN | UN DESA | United Nations Department Of Economic And Social Affairs. [online] Erişim Adresi: <https://www.un.org/development/desa/en/news/population/2018-revision-of-world-urbanization-prospects.html#:~:text=Today%2C%2055%25%20of%20the%20world’s,increase%20to%2068%25%20by%2020> [4 Ocak 2021].
[3] Aa.com.tr. 2021. Turkey’s Population Tops 83.15M In 2019. [online] Erişim Adresi: <https://www.aa.com.tr/en/turkey/turkeys-population-tops-8315m-in-2019/1723579#:~:text=Some%2092.8%25%20of%20Turkey’s%20population,7.2%25%20in%20towns%20and%20villages.> [4 Ocak 2021].
[4] Aa.com.tr. 2021. Turkey’s Population Tops 83.15M In 2019. [online] Erişim Adresi: <https://www.aa.com.tr/en/turkey/turkeys-population-tops-8315m-in-2019/1723579#:~:text=Some%2092.8%25%20of%20Turkey’s%20population,7.2%25%20in%20towns%20and%20villages.> [4 Ocak 2021].
[5] European Commission – European Commission. 2021. Smart Cities. [online] Erişim Adresi: <https://ec.europa.eu/info/eu-regional-and-urban-development/topics/cities-and-urban-development/city-initiatives/smart-cities_en> [4 Ocak 2021].
[6] T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 2019. 2020-2023 Ulusal Akıllı Şehirler Stratejisi Ve Eylem Planı. Ankara.
[7] T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 2019. 2020-2023 Ulusal Akıllı Şehirler Stratejisi Ve Eylem Planı. Ankara.
[8] Birinci, Ş. and Gül, F., 2020. COVID-19 salgınının dijital yönetimi. Sağlık Düşüncesi ve Tıp Kültürü Dergisi,.
[9] T.C. Sağlık Bakanlığı, 2020. Hayat Eve Sığar Güvenli Alan – HES Kodu – İhbar. Ankara. Erişim Adresi: https://hayatevesigar.saglik.gov.tr/HES.pdf [4 Ocak 2021].
[10] T.C. Sağlık Bakanlığı, 2020. Hayat Eve Sığar Güvenli Alan – HES Kodu – İhbar. Ankara. Erişim Adresi: https://hayatevesigar.saglik.gov.tr/HES.pdf [4 Ocak 2021].
[11] 2020. Hayat Eve Sığar Uygulaması (HES) Ve Güvenli Alan Sorgulaması Hizmeti Bilgilendirme Sunumu. Uludağ Üniversitesi Erişim Adresi: https://uludag.edu.tr/dosyalar/fenedebiyat/duyuru/hes_kodu_talimatlari.pdf [4 Ocak 2021]
[12] Türk Hava Yolları Duyurular. 2020. HES Kodu Hakkında Bilinmesi Gerekenler. [online] Erişim Adresi: <https://www.turkishairlines.com/tr-tr/duyurular/coronavirus-salgini/hayat-eve-sigar/> [4 Ocak 2021].