Kübra CEVİZ SANALAN
Doğa ve Şehirler Projesi Proje Yöneticisi/ Doğa Koruma Merkezi Vakfı
Yaşadığımız yüzyılda kentler; ekonomik krizin yanı sıra hızlı sanayileşme, hızlı kentleşme ve doğanın tahribatı ile gelen iklim değişikliğinin bedellerini ödüyor. Artık kentliler bunları “kriz” olarak gündelik hayatın bir parçası olarak hissediyor, yerel yönetimler ise bu sorunun bileşeni olan her türlü çevresel, sosyal ve ekonomik sorunu öncelikli gündem yapmaya başlamış durumdalar. Yaz aylarında normalin çok üstüne çıkan sıcaklıklar, kuraklıklar, sel ve taşkınlar kentlilerin en çok karşılaştığı sorunlar olmaya başladı, bunun yanı sıra gıda güvenliği ve krizi de özellikle pandemi döneminin en önemli konusu oldu.
Kentler, doğal alanların tahribi, iklim değişikliği, gıda güvenliği ve hava kirliliği gibi çeşitli zorlukları yaşarken, aynı zamanda ekosistemlerin korunmasında, geri kazanılmasında ve sürdürülebilir kalkınma amaçlarının desteklenmesinde başroldedir. Bu nedenle yaşadığımız kentler planlanırken ya da planlar revize edilirken ekosistem hizmetleri ve doğa tabanlı çözümlerin dikkate alınması ve kentlerin iklime dirençli olmasına yönelik çalışmalar yapılması artık kaçınılmazdır. Kentsel ekosistem hizmetlerinin haritalanması, doğa ve doğanın sunduğu ekosistem hizmetlerinin değerinin vurgulanması, mekansal ve zamansal dağılımının ortaya konması bu bilgilerin mekansal planlamada kullanımına olanak tanır.
Doğa Koruma Merkezi (DKM) olarak, Doğa ve Şehirler Projesi kapsamında yayımladığımız “Şehir Planlama Aracı Olarak Ekosistem Hizmetleri: Çankaya İlçesi Örneği” kitabıyla yaşadığımız ilçedeki ekosistem hizmetlerinin neler olduğunu haritalama yöntemiyle ortaya koyup, değerlendirdik. Bununla birlikte; yöneticiler için yeşil altyapı ve doğa tabanlı çözümleri dikkate alan önerilerde bulunduk, ekosistem hizmetlerinden en verimli biçimde nasıl faydalanılabileceğine ve bu hizmetlerin devamlılığının sağlanabilmesine yönelik önerilere ve uygulama örneklerine değindik. T.C Dışişleri Bakanlığı Avrupa Birliği Başkanlığı tarafından koordine edilen Türkiye ve AB Arasında Sivil Toplum Diyaloğu-V Hibe Programı (CSD-V) çerçevesinde desteklenen projenin bu çalışmasına çok sayıda uzman ve Çankayalı katkı verdi. Bu çalışmanın, özellikle yerel yönetimlerin ekosistem hizmeti bakış açısıyla haritalara “mahalle ölçeğinde” tekrar bakmasına, bu yaklaşımla uzun vadede, kent ve kentli sağlığı için maliyeti daha düşük çözümlerle kentin sorunlarının ele alınmasına katkı sağlayacağını düşünüyoruz. Ayrıca, Çankayalı’nın sorunun kaynağına “mahalleden” bakabilmesini sağlayacak ve aynı zamanda yaşadığı mahallede ya da semtte hangi ekosistemin olduğunu ve onun sunduğu hizmetleri fark edeceği; bu bilgi ile ekosistemi koruma, sürdürülebilir kılma ve belki de çoğaltmak için birtakım faaliyetler yapabileceği bir kaynak oluşturmuş olduk.
Kentsel ekosistemlere biraz daha yakından bakmadan önce; ekosistemin ne olduğunu bilmek lazım. Ekosistem; belli bir alanda yaşayan ve birbirleriyle sürekli etkileşim içinde bulunan bitki, hayvan ve mikro organizma gibi canlılar ve bunların cansız öğelerinden oluşan doğal yapılardır. Ekosistem hizmetleri ise dünya üzerindeki ekosistemlerin insanlara ve diğer canlılara sağladığı; gıda temini, temiz su sağlama, hava kalitesini koruma, su döngüsünü sağlama, iklimi düzenleme, erozyon kontrolü, rekreasyonel hizmetler, ekoturizm, biyokütle üretimi gibi hizmetlerdir. Ekosistem hizmetleri özellikle su ve yeşil alan yönetimi, planlanması ile doğrudan ilişkili bir konudur. Bununla birlikte konut alanlarındaki bahçeler, sokaktaki ağaçlar, bozkır ve tarım arazileri, meyve bahçeleri ve hatta mezarlık alanları da farkında olmadığımız, ancak hizmet sunan alanlardır.
Çankaya ilçesinde mahalle bazında yapılan bu çalışmanın sonuçları şöyle özetlenebilir; gıda tedariği hizmetinde yoğun olarak ilçedeki köyler ön plana çıkmaktadır. İlçenin kendine yetme potansiyelini kitaptaki sonuç haritalarında görülebilir. Hacettepe ve Bilkent Üniversitesi kampüslerindeki yoğun bitki örtüsü etkili bir soğutma ile yerel iklimi düzenlemekle birlikte, rekreasyon hizmeti de sağlamaktadır. İlçede bulunan vadi sistemlerinin hava kalitesinin iyileştirilmesinde önemli bir rolü bulunmaktadır. İlçede karbon tutumu hizmeti sağlayan doğal alanların yanı sıra kent içinde bulunan yapraklı ve ibreli ağaçlar da bu hizmete katkı sağlamaktadır. Sel ve taşkın önleme hizmeti haritalamasına göre sel ve taşkın riski en düşük ORAN’da çıkmaktadır. Bu bölgede yer alan ODTÜ (Orta Doğu Teknik Üniversitesi) ormanı kentsel yerleşim bölgesine olan yüzey akış miktarını azaltmaktadır. Yapılaşmanın yoğunlaştığı, Ayrancı, Emek, Öveçler ve Mustafa Kemal Mahalleri ilçenin alt rakımlarında yer almaları nedeniyle sel ve taşkın riskinin yüksek çıktığı ve sel-taşlın önleme hizmeti sunacak doğal alanların bulunmadığı yerler olmuştur. Doğal niteliğini korumuş İmrahor Vadisi, Bademlidere ve üniversite yerleşke alanları yaşam ortamı sağlama hizmeti en yüksek alanlardır. Kentsel yeşil alanlar içinde Dikmen Vadisi, Kurtuluş Parkı ve Portakal Çiçeği Parkı yaşam ortamı sağlama açısından en yüksek hizmeti sağlayan alanlardır ve bunda parkların alan büyüklüğü, yaşı ve bitki kompozisyonlarının etkili olduğu gözlemlenmiştir.
Sonuç olarak şunları söyleyebiliriz; Çankaya ilçesinde hizmetlerin yoğunlaştığı alanlar akarsu vadileri, yeşil alan olarak düzenlenmiş ve birbiriyle bağlantısını korumuş akslar ve bu aksların merkezinde yer alan büyük yeşil alanlardır. Özellikle üniversite yerleşkelerinde yer alan geniş, doğal niteliği korunmuş parçalar iklim düzenleme, hava kalitesini iyileştirme gibi düzenleyici hizmetlerin odak noktalarıdır. Planlama için ilçenin yeşil altyapı envanteri sayısallaştırılmalı ve çalışmada ekosistem hizmeti eksik çıkan alanlarda yeşil altyapı çalışmaları ivedilikle yapılmalıdır. Ekosistem hizmeti yüksek çıkan alanlar korunmalı, akarsu vadileri yeşil altyapı ilkeleri dikkate alınarak planlamaya entegre edilmeli, diğer yeşil ve doğal alanlarla bağlantılı şekilde şehrin yeşil koridoru oluşturulmalıdır.
Çalışma kapsamında üretilen haritalar, envanterdeki eksikliklere rağmen, Çankaya ilçesinde bütüncül olarak ekosistem hizmetlerinin değerlendirilmesini sağlamıştır. Bulgulara göre öneriler şu şekilde sıralanabilir; öncelikle ulusal ölçekte yeşil alanların fonksiyonlarının, yeşil altyapı kavramının ve bileşenlerinin mevzuatta tanımlanmasını sağlayacak çalışmalar yapılmalı, ekosistem hizmetleri haritalama çalışması AB’de olduğu gibi teşvik edilmelidir. Türkiye’de yeşil altyapı mevzuatı geliştirilmeli ya da yerel yönetimler mevzuatında net bir şekilde yer almalıdır. Yerel İklim Değişikliği Eylem Planları’nda yeşil altyapı bileşenleri dikkate alınmalı, kentsel dönüşüm politikaları ve uygulamaları yeşil altyapı stratejisi ile birlikte düşünülmeli, kent planları doğa ve insanı dikkate alan bütüncül bir yaklaşım ile ele alınmalı, emsal kararları verirken kişi başına düşen yeşil alan indeksi dikkate alınmalıdır.
Çankaya Belediyesi daha önce bu uygulamaları yapan, deneyen ve iş birliğine açık bir belediye ve aynı zamanda Türkiye’nin en büyük ilçesi olarak hem bahsettiğimiz sorunlarla en çok mücadele eden hem de uygulamalarıyla “ilçe ölçeğinde” Türkiye’ye örnek olmaya aday bir belediyedir. Bu nedenle ilk çalışmamızı Çankaya’da yaptık. Çalışmalarımızın ölçeğini büyütmek, öncelikle Ankara il ölçeğinde olmak üzere diğer belediyelerle çalışmalar yürüterek Türkiye geneline yaymak isteriz.
Proje kapsamında doğa tabanlı çözümler ve yeşil altyapı konusundaki tecrübelerinden faydalanmak üzere Hollanda’ya çalışma ziyaretleri düzenlenmiş, bilgi, deneyim, diyalog ve iş birliğinin arttırılması amacıyla yerel ve uluslararası çalıştaylar yapılmıştır. Bununla birlikte, Hollanda ve Türkiye deneyimleri hakkında BeinİZ TV’de yayınlanmak üzere belgesel ve sosyal medya için kısa filmler hazırlanmış, ulusal ve uluslararası platformlarda paylaşılmıştır. Ayrıca kaynak oluşturması açısından Yeşil Altyapı (YA)-Avrupa’nın Doğal Sermayesini Geliştirmek başlıklı Avrupa Komisyonu Bildirimi (Communication from the Commission to the European Parliament, the Council, the European Economic and Social Committee and the Committee of the Regions/ Green Infrastructure – Enhancing Europe’s Natural Capital -COM 2013-249 final) ve buna eşlik eden, Yeşil Altyapı (YA) ile ilgili teknik bilgileri içeren Komisyon Üyeleri Çalışma Belgesi yol gösterici olması açısından Türkçe’ye tercüme edilmiştir. Bunlara ek olarak AB ve Türkiye’deki iyi uygulama örnekleri derlenmiş ve kitaplaştırılmış, Ekosistem Hizmetleri ve Yeşil Altyapı kavramlarının tanıtılması amacıyla bilgilendirme broşürleri hazırlanmıştır.
Örnek Harita ve Grafikler:
Yerel iklimin düzenlenmesi hizmetinin mahalle düzeyinde değerlendirilmesi
Harita uydu görüntülerinin termal bantları kullanılarak üretilmiştir. Eş sıcaklık eğrileri Dikmen Vadisi’nde bulunan su yüzeylerinde en düşük değerleri göstermektedir. Haritada bitki örtüsünün yoğun olduğu, Dikmen vadisi, Portakal Çiçeği Parkı, Çankaya Köşkü yüzey sıcaklığının en düşük olduğu alanları göstermektedir. Yapıların yoğunlaştığı alanlarda ise sıcaklığı yüksektir. Haritanın sağ alt tarafında görünen AVM, geniş otoparkı nedeniyle etrafına göre sıcak nokta olarak görünmektedir.
Aşağıdaki radar grafiklerde semtte yer alan mahallelerin beş temel ekosistem hizmeti için durumları değerlendirilmiştir. Bu hizmetlerden “sel ve taşkın önleme, karbon tutumu ve havanın temizlenmesi” hizmetleri değerlendirildiğinde, semt genelinde yer alan park ve bahçelerin ilçe geneline sağladığı katkı oldukça düşüktür. Ayrancı, nüfusun yoğunlaştığı semtlerden biridir. Ankara’nın planlı yerleşim bölgelerinden olan semtte yer alan çok sayıda farklı büyüklüklerde park bulunmaktadır. Bunların yanı sıra konut bahçelerinde yer alan büyük ve yaşlı ağaçlar hizmet sağlayıcıları konumundadır. Önemli bir diğer hizmet sağlayıcı da semtte yer alan büyükelçilik konutlarının geniş bahçeleridir.
Mahalle ölçeğinde Ekosistem Hizmetleri grafik çalışması (Ayrancı Semti Mahalleleri)
Aziziye mahallesinde yer alan Portakal Çiçeği Parkı mahallenin yerel iklimin düzenlenmesi hizmeti performansını oldukça artırmıştır. Mahallede yer alan geniş konut bahçelerinde yer alan büyük, yaşlı ağaçların varlığı da bu etkiyi genişletmektedir (özellikle Kuzgun Sokakta yer alan apartman bahçeleri, yeşil yol şeridi ve Rus Büyükelçiliği Bahçesi). Rekreasyon hizmeti değerlendirildiğinde, her ne kadar park büyüklüğü ve erişimi kriterleri ilçedeki diğer mahallelerle karşılaştırıldığında iyi durumda olsa da mahallede kişi başına düşen rekreasyon alanı miktarı 5 m2’nin altındadır.