Prof. Dr. Mehmet KARADAĞ
Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi
Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı
Bursa Uludağ Üniversitesi Görükle Kampüsünü, tütünsüz kampus, yani %100 dumansız ve tütün içermeyen bir eğitim alanı yapabilmek için kolları sıvadık ve yola koyulduk. Çünkü her yıl 31 Mayıs’da kutlanan “Sigarasız Bir Dünya Günü” hedefine giden yol üniversitelerden geçmektedir. Bir gün dünyanın sigarasız, tütünsüz bir dünya olmasını istiyorsak, öncelikle üniversitelerin tütünsüz birer üniversite olmasını başarmak zorundayız.
Üniversiteler: yüksek düzeyde eğitim, öğretim, bilimsel araştırmalar ve yayın yapan fakülte, enstitü, yüksekokul ve benzeri birim ve bölümlerden oluşan, bilimsel özerkliği ve kamu tüzelkişiliği bulunan öğretim kurumlarıdır. Tarihsel gelişim içerisinde, toplum bütününe açık, bütün bilgilerin öğretildiği kurum olarak tanımlanmaktadır.
Üniversiteler toplumun itici gücü olmalı ve topluma yön vermelidir. Çağın ihtiyaçlarını karşılayabilmek için üniversitelerin gelişmesi ve değişmesi gerekmektedir. Üniversitelerde sağlıklı yaşam davranışlarının yaygınlaştırılması da önemli bir ihtiyaçtır. Üniversite mensupları, üniversitelerde okuyan/çalışan/vb. bireyler toplum için rol model olmalıdır. Gelecek nesillerin tütünsüz bir yaşam sürebilmesinin yolunun açılması gerekiyor.
Kişilerin ve kurumların toplumda olumlu bir fark yaratacak, topluma fayda sağlayacak konularda sosyal sorumlulukları da vardır. Üniversitelerin çoğunluğunda sağlık, sosyal ve davranış bilimlerine ait bölümler mevcuttur. Bu bilim alanlarının temel misyonları arasında; tütünsüz bir yaşamı önceleyen, sağlık ve sağlığın geliştirilmesi ile ilgili bilimsel verileri üretmek de bulunmaktadır. Sosyal sorumlulukların yerine getirilmesi gereken konulardan birisi de kişi ve toplum sağlığı üzerinde zararlı etkileri olan tütün bağımlılığının önlenmesi konusunda öncü rolün üstlenilmesidir. “TÜTÜNSÜZ ÜNİVERSİTE” yaklaşımı bu amaçla dünyada benimsenmiş uygulamalar bütünüdür
Amerikan Kanser Derneği, Tütün Kontrol Merkezi yönetiminde, ülke genelindeki kolej ve üniversite kampüslerinde % 100 dumansız ve tütün içermeyen politikaların benimsenmesini ve uygulanmasını hızlandırmak ve genişletmek için hibe ve teknik yardım sağlamaktadır.
Amerika’da 2 Ocak 2020 tarihi itibariyle aralarında Hawaii Üniversitesi, Tennessee Üniversitesi, Texas Üniversitesi, Richmond Üniversitesi, Minnesota Eyalet Üniversitesi gibi tanınmış üniversitelerin de bulunduğu en az 2487 adet % 100 dumansız kampüs siteleri oluşmuştur.
Üniversitelerde tütün kontrolü çalışmalarının sistematik ve sürekli bir biçimde sürdürülmesine ihtiyaç vardır Uygulamaların nihai amaçları arasında ise kapalı ve açık alanlarda tütün kullanılmaması, tütün satışının kampüs içerisinde olmaması, tütün bırakmak isteyenlere yardım olanaklarının sağlanması yer almaktadır. “TÜTÜNSÜZ ÜNİVERSİTE” tütün kullanan ve kullanmayan herkesin sağlık hakkının korunması için önemli bir uygulamadır.
Ülkemizde bu konuda yasal destekler çok güçlü olarak hazırlanmıştır. Resmi Gazetenin 5 Aralık 2018 tarih ve 30616 sayılı nüshasında Sağlıkla İlgili Bazı kanun ve Kanun Hükmünde kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’da “ Madde 23…. (7) Sağlık, eğitim ve öğretim, kültür ve spor hizmeti verilen yerlerde ve bunların yerleşkelerinde tütün ürünlerinin satışı yapılamaz” maddesi gereğince Üniversite Kampüslerinde Tütün Ürünlerinin satışı yasaklanmıştır.
Herhangi bir üniversitenin “TÜTÜNSÜZ ÜNİVERSİTE” olarak değerlendirilebilmesi için;
Bursa Uludağ Üniversitesi Görükle kampüsünün, Tütünsüz Üniversite Kampüsü olabilmesi için, 70 binden fazla öğrencinin bulunduğu üniversitemizde bir anket uygulaması yaptık. Çalışmamızda üniversite öğrencilerinin demografik özellikleri, tütün kullanım sıklıkları, tütün ürünleri hakkında genel bilgi düzeyi, sigara içen öğrencilerin bağımlılık düzeyleri ile Tütünsüz Kampüs Projesi’ne bakış açılarının değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Ankette 40 soru bulunuyordu ve online olarak internet aracılığıyla gerçekleştirildi. Üniversitemiz web sitesinde öğrenci otomasyonunu kullanarak tüm öğrencilerimize ulaştık.
Anket soru sayısının fazla olmasına rağmen ankete büyük bir katılım sağlandı, Anketi; 15 fakülte, 3 yüksek okul ve 15 Meslek Yüksek Okulundan toplam 10383 katılımcı tam olarak cevapladı. Bu tür anketler için beklenenden çok yüksek bir katılım sağlanmış oldu.
Anket sonuçları, istatistik değerlendirmeleri yapıldığında ilginç sonuçlara ulaştık. Toplam 4922 kız ve 5461 erkek öğrenci ankete katılmıştı. Bu öğrencilerden aktif sigara içenlerin oranı %38.4 olarak bulundu. Bu oran toplum genelindeki sigara içme oranından daha yüksekti. Ayrıca öğrencilerden %10.4’ü de daha önce sigara içmiş ama bırakmıştı. Hiç sigara içmeyenlerin oranı % 51.1 olarak bulundu.
Öğrencilerin çoğunluğu üniversiteye başlamadan önce sigaraya başlamışlardı. Sigara içmeye başlama yaşları ortalaması 16.5 yıl olarak hesaplandı.
Sigaraya başlama nedenleri ve sigara içmelerine engel olabilecek şartlar birbirlerinden çok farklıydı. Sigaraya ve tütünsüz kampus projesine bakış açıları da çok farklıydı.
Gene de ankete katılan öğrencilerimizin % 50’si tütünsüz kampus projesini kesinlikle desteklerim, %13.9’u olabilir diyerek olumlu görüş bildirmiştir. Öğrencilerin %22.6’sı gereksiz bulduğunu söylerken, sadece %13.6’sı karşı çıkacağını kabul edilemez bulduğunu bildirmiştir.
Tütünsüz Üniversite Kampüsü projemizde bir sonraki aşamaya geçerek bilgilendirme çalışmalarımız başladı ve sigaradan kurtulmak isteyenler için sigara bıraktırma polikliniğimiz kuruldu.
PANDEMİDE SİGARA
Bu makalenin yazıldığı günlerde tüm dünyayı etkileyen, Çin’de başlayıp dünyanın tüm ülkelerine yayılan COVİD 19 salgın hastalığı başladı. Milyonlarca insanı etkileyen onbinlerce insanın ölümüne neden olan hastalık, halen tam kontrol altına alınabilmiş değil. Ancak hastalığa bağlı gelişen ölümlerin büyük çoğunluğunun solunum yetmezliğine bağlı olarak geliştiği ve sigara içenlerin riskinin içmeyenlerden %50 daha fazla olduğu görülmüştür. Hastaların yaşının artması, kronik akciğer hastalığının olması ve sigara içmeleri en önemli ölüm nedenleri olarak kayıtlara geçmeye devam ediyor.
Dünya sağlık örgütü sigara içmenin ölüme neden olma yolları arasında; parmakların ve muhtemelen virüs bulaşmış sigaraların dudaklarla temas etmesi, virüsün elden ağza geçme ihtimalini artırarak sigara içenleri COVID-19’a karşı daha savunmasız hale getirmesi olarak değerlendirmiştir. Sigara içenler de zaten ciddi hastalık riskini büyük ölçüde artıracak akciğer hastalığı veya azalmış akciğer kapasitesine sahip olması da ölümlerin artmasında etkili olmaktadır.
Sigara içenlerin maruz kaldığı sigara dumanı akciğerin oksijen seviyesini de düşürerek akciğerlerde iltihabi reaksiyonların gelişmesinde ve solunum yetmezliğiyle insanların ölmesine neden olmaktadır.
Pandemi sonrası dünyanın daha sağlıklı, daha yaşanır, daha mutlu bir dünya olması için tütünsüz bir dünya yolunda tütünsüz kampus projemizin hedefine ulaşmasını diliyorum.
KAYNAKLAR